SÖZCÜK | ANLAMI |
Lenf damarları | Lenf nodlarını birbirine bağlayan kanallar. Lenf adı verilen, içinde lenfositlerin bulunduğu, bir lenf nodu bölgesinden diğerine giden sıvı. Lenf damarları kan damarları ile bağlantılı olup, lenfositlerin kana girmesini sağlar. |
Lenf nodu | Çok sayıda lenfosit içeren ve lenf damarları adı verilen kanallar aracılığıyla birbirine bağlanan fasulye büyüklüğündeki yapılar. Lenf nodları vücudun her tarafında bulunur. |
Lenfoblastik | Genç veya olgunlaşmamış lenfositler veya ?lenfoblast?ların neden olduğu kan hücresi hastalığını tanımlayan terim. Malign (kanserli) lenfoblastlar (olgunlaşmamış lenfosit) ile karakterize bir hastalık olan akut lenfoblastik lösemi örnek olarak verilebilir. |
Lenfoma | Lenfosit, lenf nodu hücresi veya kemik iliği, sindirim sistemi, dalak, cilt veya başka bölgelerdeki lenf dokusundaki bir hücrede malign dönüşüm ile başlayan kanser türü. |
Lenfosit | Savunma sisteminde yer alan bir akyuvar türü. Lenfositlerin üç esas tipi vardır: bakteri, mantar ve virüs enfeksiyonları ile mücadeleye yardım eden antikorları üreten B lenfositler; B lenfositlerin antikor üretimine yardımcı olmak gibi birçok görevi bulunan T lenfositler; virüs tarafından enfekte edilmiş hücreler veya tümör hücreleri ile mücadele eden doğal öldürücü (NK) hücreler. |
Lenfositik | Lenfositlerin yol açtığı kan hastalığını tanımlayan terim. Malign (kanserli) lenfositlerin varlığıyla karakterize kronik lenfositik lösemi örnek olarak verilebilir. Bazen ?lenfoblastik? ile eşanlamlı olarak kullanılır. |
Lökoferez | Akyuvar fazlasının bir makine aracılığıyla vücuttan uzaklaştırılması. |
Lösemi | Kemik iliği ve kan kanserlerini içeren bir grup hastalık. Löseminin dört esas tipi vardır: akut lenfositik lösemi, akut myeloid lösemi, kronik lenfositik lösemi ve kronik myeloid lösemi. |