Kaynak:Zaman Gazetesi
900’e yakın devlet hastanesi, Kamu Hastane Birlikleri bünyesinde birleştirilince birçok başhekim açıkta kaldı. 62 hastanenin bulunduğu İstanbul’da sadece 20’e yakın başhekim görevine devam edebiliyor. Teşkilat yapısını baştan sona değiştiren Sağlık Bakanlığı, 8 bine yakın personelle sözleşme imzaladı.
Türkiye’de 2 Kasım tarihi itibarıyla yeni bir dönem başladı. Kamu Hastane Birlikleri’nin en üst yöneticisi olan genel sekreterler ortalama 15’e yakın hastane yönetmeye başladı. Onun altında ise tıbbi hizmetler, idari hizmetler ve mali hizmetler başkanı yardımcı olarak görevlendirildi. Büyük hastanelerde yöneticinin altında başhekimlerin de bulunduğu üç farklı yardımcı yer aldı. Başhekimler sadece tıbbi meselelerle ve meslektaşları ile ilgili konularla alakadar olacak. İdari ve mali işler ile diğer sağlık çalışanlarına karışamayacak. İkinci basamak hastaneler ile branş hastanelerinde hastane yöneticisi ile başhekim aynı kişi olarak görev yapıyor. Süreçte sözleşme imzalayan personel aylıksız izinli sayılıyor. Görevleri bittiğinde memuriyete geri dönebilecek. Önümüzdeki aydan itibaren sözleşmeli 10 bine yakın personel performans sistemine göre değerlendirilecek. Hastaneler, bakanlık tarafından 6 ayda bir genel, her ay ise gözlemciler tarafından performans denetiminden geçirilecek. Bunun için 100’e yakın parametre kullanılacak. Başarılı olan yöneticiler görevine devam edecek. Yeterli performans gösteremeyenlerin kazancı düşecek. Daha kötü sonuçlar alınırsa sözleşme feshedilecek.
Sağlık Bakanlığı yetkilileri, sistemin amacının vatandaşa daha iyi sağlık hizmeti sunmak olduğunu vurguluyor. Hastaneler için en önemli performans kriteri ‘hasta memnuniyeti’ olacak. Hastaların sağlık hizmetine ulaşmadaki süresi, gecikmenin olması, hastanın ihtiyaç olan malzemeyi temin edebilme kabiliyeti gibi temel faktörler dikkate alınacak. Aynı hastalık için vatandaşın tekrar hastaneye gelmesi ve tam tedavi olmaması gibi durumlar sağlık kuruluşunun hanesine olumsuz olarak yansıyacak.