Güncel Haberler Hematoloji Uzmanlık Derneği

Müezzinoğlu: Askıda olan tek bir konumuz, muayenehanelerin kapatılması tarihinin belirsiz olması - 21-06-2014


 Kaynak :Medimagazin
Türkiye sağlık enstitülerinin hangi ilde kurulacağı, Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin ne zaman faaliyete geçeceği yönündeki soruya karşılık Müezzinoğlu, enstitülerin merkezinin İstanbul'da olacağını söyledi.

Bunların çok büyük fiziki mekanlar değil de organizasyon kabiliyeti bulunan ve dinamikleri aktif bir yapı olacağını belirten Müezzinoğlu, araştırmaların yapılacağı farklı mekanlar kurulacak diye bir algı oluşmaması gerektiğini kaydetti.

Ankara'da dünyada ilk 3 arasına girebilecek özellikte yaklaşık 3,5 milyar liraya mal olan laboratuvarın ihalesinin yapıldığını aktaran Müezzinoğlu, böyle bir laboratuvarın İstanbul Sancaktepe'de de planlandığını anlattı.

Üniversiteler, ilaç sanayicileri ve tıbbi teknoloji üreten özel sektörün projelerine bu laboratuvarlarda destek verileceğini dile getiren Müezzinoğlu, bu enstitüler sayesinde üniversitelerde yapılacak projelerin, gerek bakanlığın kurumlarında gerekse laboratuvarlarda destekleneceğini vurguladı.

Müezzinoğlu, üniversitenin de Marmara Üniversitesi'nin Haydarpaşa Kampüsü'nde olacağını söyledi.

- "Hekim açığımız var"

Bakan Müezzinoğlu, hastanelerdeki hekim açığına ilişkin soru üzerinde de şunları kaydetti:

"Hekim açığımız var. Her geçen yıl açığımızı kapatacak sayılar geliyor. Bu yıl 2 bin 550, önümüzdeki yıl 4 bin gibi. Üniversitemizde yabancı uyruklu hekimlerin çalışabileceği, enstitülerimizde uluslararası dinamikleri olan uzmanların ve hekimlerin çalışabileceği, yasal düzenlemenin içinde var. Enstitülerde kadrolar oluşturarak, o araştırmaları yapmayı değil, bilim kurullarımız ve onların projelere vereceği desteklerle TÜBİTAK'ın sağlık TÜBİTAK'ı formatını buraya taşımız oluyoruz. Enstitüler, üniversitelerdeki hocaların proje üretmelerine ve projelerini hedefe götürmelerinde köprü görevi görecek. Hekim açığımızı artıran bir anlayış değil, hekimlerimizin bilimsel dinamiklerine katkı sağlayan bir anlayış."

Eğitim ve araştırma hastanelerinde bin 350 civarında doçent ve profesör olduğunu belirten Müezzinoğlu, "Mevcut kadrolarımızın özlük hakları statüsünü kazanmış oluyoruz. Gaziantep'teki bir eğitim ve araştırma hastanemizin doçentiyle, profesörüyle kendi kadrosu olmalı" dedi.

- "Birileri düzeni bozuluyor diye rahatsız oluyor"

Müezzinoğlu, "Adalet Bakanlığı hukuk fakültesi açmıyor, Sağlık Bakanlığı neden üniversite açıyor' şeklindeki eleştiriler hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine de eğitim ve araştırma hastanesinde uzmanların profesörlük onayını YÖK'ten alacağını söyledi.

Sağlıkta, bilimsel, araştırma ve ilaç sanayisinde üretim yapılması gerektiğini dile getiren Müezzinoğlu, "Vakıf üniversiteleri kurulabiliyor. Hatta sağlıkla, eğitimle alakası olmayanlar üniversite kurabiliyor mu? 'Sen üniversite kurdun ama sanayicisin, ne alakan var' diyebiliyor muyuz? Sağlık Bakanlığı'nın tıp alanıyla ilgili bir yapı kuruyor olmasından, birileri herhalde düzeni bozuluyor diye rahatsız oluyor. Bazılarının düzeninin bozulmasından biz rahatsız olmayız, yeter ki milletin düzeni bozulmasın" şeklinde konuştu.

- "Hastanelerimizi yeniliyoruz"

Müezzinoğlu, vatandaşların en iyi hizmeti kamu hastanelerinden almasını arzu ettiklerini ve bunu başarmaya çalıştıklarını belirterek, şunları söyledi:

"Kamu hastanelerinin yaklaşık üçte birini son 10 yılda fiziki mekan ve nitelikli yatak anlamında iyi noktaya taşıdık. Ama üçte ikisi hala 20-30-40-70 yıl önce yapılan hastanelerimiz. Kamu olarak şu anda 32 bin yatak kapasitemiz inşaat halinde. 10 yılda yaptığımız 40 bin, inşaatı devam eden 32 bin yatak kapasitesi. Önümüzdeki bir yılda yapacağımız projelendirdiğimiz ve ihale sürecine geldiklerimizle 40 bini bulacak. Bunların ortalama yüzde 40'ı bu yıl bitecek. Yüzde 40'ı gelecek yıl bitecek. Geri kalanı da 2017'de bitecek. 2017 ve 2018 itibariyle Türkiye'deki bir taraftan 45 şehir hastanesiyle kazanacağımız yeni nitelikli fiziksel mekanlar, diğer taraftan kamunun 3-4 yıl içinde yapacağı 45 bin hastane yatak kapasitesiyle biz hastanelerimizin yüzde 95 inden fazlasını yenilemiş olacağız. Son 10-15 yıl içinde hastanelerimizin bütün yatakları sıfırdan yenilenmiş ülke noktasına geleceğiz."

Müezzinoğlu, devletin sunduğu sağlık hizmetlerine güven konusunda sıkıntıları olduğunu vurguladı.

Özel hastanelere ödenen katkı payına ilişkin soru üzerine Müezzinoğlu, özel hastanelerin muayene ücretlerinin iki katını aldığını, SGK ile anlaşma yapan bir özel hastanenin 30 liralık muayene ücretinden en fazla 2 katı kadar ücret alabileceğini söyledi. Müezzinoğlu, vatandaşlardan, dökümlü fatura alarak fiyatların karşılaştırmasını yapmalarını istedi.

- "Üniversitemiz rakip değil ama rekabetten rahatsızlık duymayız"

Müezzinoğlu, açılacak üniversiteyle herhangi bir vakıf üniversitesine ya da başka bir üniversiteye rakip olmak gibi bir anlayışları olmadığını ama rekabetten de rahatsızlık duymayacaklarını söyledi.

"Rekabetten korkuluyor gibi bir anlayış oluyorsa, bunu korkanlara sormak lazım. Herkes işini iyi yapmak zorunda" diyen Müezzinoğlu, şunları kaydetti:

"Birileri işini kötü yapsın, eksik şartlardan da ben istifade edeyim diyorsa, yönetim anlayışı olarak kabul edemeyiz. Bundan 10-12 yıl önce 'hastanelerde kuyruklar var, hocaları da göremiyoruz, doğru dürüst muayene yok, hadi bakalım muayenehaneye gideyim' yok. Kamu olarak vatandaşa en iyi hizmeti sunmak zorundayım."

Üniversitelerden ayrılan profesörlerin devlete dönüp dönemeyeceğine ilişkin soruya karşılık da Müezzinoğlu, tam gün yasası kapsamında, hocaların üniversiteye dönmeleriyle ilgili düzenlemenin yapıldığını, hocaların üniversitelerde kalmasını arzu ettiklerini söyledi.

- Çocuk felci aşısı

Çocuk felci aşısıyla ilgili bir soru üzerine Müezzinoğlu, paniğe gerek olmadığını, bilim kurulunun tedbir alma konusunda takipte olduğunu vurgulayarak, Türkiye'de yapılan aşılama çalışmasını anlattı.

Türkiye'ye son günlerde yoğun giriş ve çıkışların olduğunu ifade eden Müezzinoğlu, 1 milyon civarında Suriyeli misafirin bulunduğunu, bu nedenle hassas, duyarlı ve dinamik olunması gerektiğini anlattı.

Müezzinoğlu, vatandaşı paniğe sürüklemeden her türlü bilgilendirmenin yapıldığını, şu anda da çocuk felci konusunda herhangi bir sağlık sorunu olmadığını, tedbir almaya devam edileceğini kaydetti.

"250 bin aşının Suriye sınırında bekletildiği" yönünde bir söylenti olduğuna ilişkin soruya karşılık da Müezzinoğlu, zaman zaman bürokrasiye takılındığını, olağanüstü bir sıkıntı olmadığını söyledi.

- Kamu hastanelerindeki kalite

Müezzinoğlu, "Hocaların gitmesiyle devlet hastanelerinde sağlık hizmetleri açısından kalitenin düştüğü yönünde bir eleştiri var. Neler söyleyeceksiniz?" sorusuna, "Olağanüstü sıkıntının yaşandığını söyleyemem. Tam gün düzenlememizden sonra üniversite hocalarımızın neredeyse yüzde 60-70'i kurumlarına döndüler. Bir kısmı emekli oldu. Askıda olan tek bir konumuz, muayenehanelerin kapatılması tarihinin belirsiz olması. Olağanüstü sayıda muayenehanesi olan hocamız yok" diye konuştu.

Yasal düzenlemenin, eğitim ve araştırma hastanelerinde özel sektörle rekabet edebilecek, hocaların özel sektöre kaçışının önüne geçebilecek bir düzenleme olduğunu belirten Müezzinoğlu, rekabetten kimsenin korkmaması gerektiğini söyledi.

- "İlave hekim açığı olmayacak"

Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, şehir hastanelerinin neredeyse tamamının eski hastanelerin yenilenmesiyle olduğunu, eski hastanelerin kadrolarıyla şehir hastanelerine geçeceğini anlattı.

Müezzinoğlu, "45 bin ilave yatak kazandırmıyoruz, yatağımızı yeniliyoruz. Onun için şu andaki hekim açığımıza ilave bir açık söz konusu olmayacak" dedi.

Hemşire, ebe ve sağlık çalışanları konusunda özelden kamuya kaçış yaşandığını ifade eden Müezzinoğlu, özlük hakları açısından kamunun yüksek olduğunu vurguladı. Müezzinoğlu, kadro açıldığında özel sektörden hemşire ve sağlık çalışanlarından kamuya geçişler olduğunu, kamudan özele ise rahatsız edecek bir kaçış yaşanmadığını söyledi.